29 Şubat 2012 Çarşamba

0

Last Magazine S/S 2012 editorial


İlkbahar trendleri yazımda desenlerden bahsetmiştim değil mi?
Last Magazin'in bu editorialı sezondan en çok sevdiğim parçaları kullanıp onlara ruh vermiş gibi.
Balenciaga bluz, Mary Katrantzou blazer-pantolon farklı bir anlam kazanmış bu çekimlerde.




Fotoğraflar ve styling bence çok başarılı. 


Sanki anın sessizliği bakarken kendini hissettiriyor.
Desenlerin canlı renklerine karşılık bir huzursuzluk ama aynı zamanda garip bir huzur...
Kaçış, kabullenme, tek başına olma isteği...
Sanırım bana hissettirdikleri bunlar oldu.


Siz fotoğraflara bakınca ne hissettiniz?
 Sanat eseri gibi alıp duvarınıza asmak isteği uyandırmadı mı sizde de?

photography:  Lachlan Bailey
styling:  Alastair McKimm 
model:  Jamie Bochert

Twitter ♥ Facebook  Pinterest 

Unutmayın yorumlarınız beni mutlu ediyor:)
0

RİZE Günleri




Duyurulur...
0

Kartalkaya'yı Ateşleyenler



Hayalin bir dağın tepesine karlarla kaplı olsa da ateşle iz bırakmak kadar zor bir şey olsa bile peşini bırakma. Önce hayal eder, sonra o hayale inanırsın; nasıl yapabileceğini tasarlar ve denersin, yılmadan. Yeterince denersen, neden olmasın?

Onlar tam da bunu yaptı. Karlarla kaplı Kartalkaya’nın zirvesine ateşle iz bırakabileceklerine inandılar. Burn, sadece ihtiyaç duydukları cesaret ve enerji desteğini sağlayarak bir hayali ateşledi. Onlar da tutkularının peşinde yola çıktılar. Boardlarını hazırladılar, pompalarla modifiye ettiler, rampalarını kurdular ve kaydılar. Olmadı, baştan aldılar, onları amaçlarına ulaştıracak şartları gerçekleştirmeyi başarana kadar, tekrar tekrar.

Ve 3. gün de bitip gece yarısı olduğunda Kartalkaya’da istedikleri ateşi yakmayı başardılar. Çektikleri videoyla da ‘İçindeki kıvılcım nasıl kocaman bir ateşe dönüşür’ü hepimize gösterdiler. Tutku ve cesaretle yanmayacak ateş yoktu, inandık. Burn, gençleri tutkularından başka bir şeye kulak asmadan, istediklerini alana kadar denemeye, vazgeçmeden denemeye çağırıyor. Tutkuları cesaretle besleyen kocaman bir ateş yakmak için Burn gençleri ateşlemeye devam edecek.

İçindeki kıvılcımı farket ve büyüt. Burn ateşler.

http://www.facebook.com/BurnTurkiye

Bir bumads advertorial içeriğidir.
0

Neon Dress


Scroll down for English:)

Merhabalar sevgili okuyucularım,

Yine kar yağışlı ve kar örtüsüyle bembeyaz kaplanmış bir Ankara günü yaşamaktayız. Bu postta ise kışın izlerine inat capcanlı bir kombini sizlerle paylaşıyorum;) Neon tutkumu beni takip edenler biliyor artık. Bu kombinde de neon elbise kullandım. Umarım beğenirsiniz. Sevgiler:)

Hello my dear followers,

I am sharing another neon piece with you. You may know that I like neons a lot. So I chose that dress and gathered it with those pieces. I hope you like it. Loves;)  


Neon Dress

0

Kartalkaya'yı Ateşleyenler



Hayalin bir dağın tepesine karlarla kaplı olsa da ateşle iz bırakmak kadar zor bir şey olsa bile peşini bırakma. Önce hayal eder, sonra o hayale inanırsın; nasıl yapabileceğini tasarlar ve denersin, yılmadan. Yeterince denersen, neden olmasın?

Onlar tam da bunu yaptı. Karlarla kaplı Kartalkaya’nın zirvesine ateşle iz bırakabileceklerine inandılar. Burn, sadece ihtiyaç duydukları cesaret ve enerji desteğini sağlayarak bir hayali ateşledi. Onlar da tutkularının peşinde yola çıktılar. Boardlarını hazırladılar, pompalarla modifiye ettiler, rampalarını kurdular ve kaydılar. Olmadı, baştan aldılar, onları amaçlarına ulaştıracak şartları gerçekleştirmeyi başarana kadar, tekrar tekrar.

Ve 3. gün de bitip gece yarısı olduğunda Kartalkaya’da istedikleri ateşi yakmayı başardılar. Çektikleri videoyla da ‘İçindeki kıvılcım nasıl kocaman bir ateşe dönüşür’ü hepimize gösterdiler. Tutku ve cesaretle yanmayacak ateş yoktu, inandık. Burn, gençleri tutkularından başka bir şeye kulak asmadan, istediklerini alana kadar denemeye, vazgeçmeden denemeye çağırıyor. Tutkuları cesaretle besleyen kocaman bir ateş yakmak için Burn gençleri ateşlemeye devam edecek.

İçindeki kıvılcımı farket ve büyüt. Burn ateşler.


Bir bumads advertorial içeriğidir.
0

MANGO Defilesi 'nde Şıklık Yarışı

Dün gece gerçekleşen Mango defilesindeki davetliler birbirinden şık. Arada beğenmedim isimler yok değil. Ama bugün hava güneşli ruhum neşeli güzel şeyler yazmak istiyorum :)



İlk olarak çok beğendiğim bu rengarenk fotoğrafla başlamak istiyorum. Yeşiller, maviler, sarılar bir arada 3 güzel kadının üstünde nefis bir görüntü çıkarmış ortaya.



Etel Baler harika görünüyor. Eteği çok şık bir Opening Ceremony. Gömleğin şerit deseninden bunun da bir Opening Ceremony olduğunu sanabilirsiniz. Ama hayır. Donna Karan Black Label gömleğin önünde gördüğünüz desenli şerit eteğin arkasındayken Etel Baler ön tarafa almış. Böylelikle sade düz bir gömleğe bambaşka bir hava katmış. Uygulamada ufak görünüşte büyük bir hamle. Boşuna Etel Baler 'in farklı ve kendine has tarzını sevmiyoruz. Ayakkabıları Phillip Lim, çantası Chanel. Renkli, ışıl ışıl bir şıklık içinde.



Son günlerde gördüğüm en iyi Esra Oflaz Güvenkaya var karşımda. Renk konusunda cesur yaklaşımını sevdim. DSquared2 yeşil etek üstüne sarı kazak çok yakışmış. Akseuarları ve en önemlisi doğal kıvırcık saçlarıyla hem çok güzel hem de renk blokları açısından trendi yakalamayı başarmış.



Gül Saygı da gecenin en iyilerinden. Özellikle Pinko deri ceketine bayıldığımı söylemeliyim. Ve derhal Pinko 'ya doğru yola çıkıyorum :) Eteği No:21, pembe ayakkabılar Pucci. Saç modeli süper klas, makyaj harika. Birtek ayakkabıların pembe olmasını pek sevmedim ama ortalık o kadar renkli ki aksine uyumlu bile olmuş diyebilirim.



Ve Siren Ertan Çarmıklı. Yeşil sarı desenli jarse elbisesi bir Peter Pilotto. Tek kelimeyle nefis görünüyor. Celine çanta ve YSL ayakkabıların renkleri elbiseyle uyum içinde. Ama beni en çok etkileyen pembe tonlarındaki makyajının güzelliği. Yüzünün güzelliği demek daha doğru aslında. Kusursuz bir kemik yapısı var ve dakikalarca hayran hayran bakıyorum. Evet sanırım bir RosieHuntingtonWhiteleyGibilerYüzündenGöbektenÇatlama sendromu daha yaşıyorum. Böylesi duru güzelliğe sahip tüm kadınları bir adaya toplayıp gerçek dünyayla ilişkilerinin kesilmesi lazım :) En iyisi ben spa mpa bişiler yapayım da kendime geleyim :)



Eda Taşpınar beyazlar içinde müthiş görünüyor. Evet bacaklarının güzelliği yüzünden haklı olarak sıkça mini giyiyor ama ben ona en çok bu boy etekleri yakıştırıyorum. Ne zaman bu boy etek giyse daha farklı ve tam anlamıyla stil kokan bir tarza sahip oluyor. Takıların her birine bayıldım. Hepsi Pera Pırlanta 'ya ait olmalı. Çünkü Eda Taşpınar Pera Pırlanta 'nın marka yüzü. Christian Louboutin Lady Max Spike T-Strap stilettoları ilk gördüğümde fazla beğenmemiştim ama Eda Taşpınar 'ın kombini ile gözüme bir başka güzel görünmeye başladılar. Altın renkli kutu clutchını Louis Vuitton 'a benzetsemde birebir modelin görselini bulamadığım için emin olamıyorum. Rahat bıraktığı saçları ve makyajıyla son günlerde gördüğüm en iyi Eda Taşpınar !



Feryal Gülman 'ın üstünde son günlerin favori ismi Mary Katrantzou 'dan nefis bir elbise görüyorsunuz. Nasıl da güzel taşımış. Elbisenin ara koyu tonlarına uyumlu olsun diye de Giuseppe Zanotti 'den harika bir T-Strap seçmiş. Saçları ve klasik makyajıyla gecenin şıklarından.



Ceylan Çapa 'nın neden siyahlara büründüğünü anlamadım. Hem bu kadar genç hem de güzel olacaksın ve siyahtan vazgeçmeyeceksin ?! Benim moda anlayışıma göre olacak iş değil ! Halbuki daha yeni kırmızı Gamze Saraçoğlu elbisesiyle ne kadar da beğenmiştim kendisini. Saçaklı ceket tasarım anlamında çok güzel ama kıyafetinde her parçanın siyah olması caaanım güzelliğini boğmuş mahvetmiş.


Share
0

Ellerine Sağlık VOGUE Türkiye !

 


Vogue Türkiye 'nin Mart sayısının kapağını Angelina Jolie süslüyor. Zamanlama olarak bundan daha iyisi olamazdı. Hem Oscar'ların zamanı, hem de dünyayı ayağa kaldıran Sağ Bacak sayesinde bundan daha iyi bir zamanlama olamazdı. Ki Angelina Jolie özel olarak US Vogue haricinde kapak yapmayı sevmez. Bu bakımdan tüm Vogue Türkiye ekibini canı gönülden kutluyorum.

Türkiye 'ye Vogue geliyor haberleri ilk çıktığı zaman kopan yaygarayı hatırlıyorum da boşu boşuna ortalığı aleve vermişiz. Ne yalan söyliyim ben de bu kadar başarılı olacaklarını tahmin etmiyordum. Ama yaptığım hatayı ya da yanlışı ifade etmeyide bilirim. Türkiye ekibi, Vogue İtalya ile birlikte takip edilesi en keyifli Vogue 'u çıkarıyorlar. Vogue Fransa 'dan hala arzu ettiğim verimi görememek ise ayrı bir post olarak tartışılabilir.

Gelelim yine Angelina Jolie 'ye. Mert&Marcus 'un merceğinden en güzel Angelina Jolie kapaklarından biri olmaya aday diyebilirim. Kapak fotoğrafında açı, ışık, renkler, makyaj 10 numara. Artı minimum yazı olması ise en isabetli karar. Sadece yüzünün kullanıldığı birçok kapak var ama bu bambaşka bir kalitede.

Angelina 'nın iskeletor vücudunu beğenmeyen biri olarak iç fotoğraflarda sadece yüze odaklanmalarını anlayabiliyorum. Gerçi fotoşopla olmayan 5 bin 6 bin gram rahatlıkla eklenebilirdi ama kimse yemezdi. O yüzden bu tarz ucuz numaralara başvurmayıp sadece kusursuz yüz hatlarına odaklanmaları yerinde olmuş.

Kapak harici pozlar beni pek cezbetmedi. Gönül isterdiki birçok tasarım kıyafetler göreyim uzun uzun detayları inceleyim. Hatta genel hava alalade bir Beauty editoryallerini andırıyor. Ama kişi Angelina Jolie gibi dev bir isim olunca açıkçası bu düşündüğüm benim bile umurumda değil :)

2. yaş kutlaması için bundan daha iyi bir çalışma olamazdı. Vogue Türkiye çıtayı kısa zamanda çok yukarılara çıkardı. Umarım bu heyecanı ve titiz çalışmayı her daim canlı tutmayı başarırlar.



Share
0

Mantar Salatası -2




Geçen yaptığımız mantar salatasında kırmızı-sarı dolma biber evde olmadığı için kuru biber ve normal kırmızı biber kullanmıştık. Mantar Salatasının orjinal tarifini de en kısa zamanda yapıp sizlerle paylaşmak istedim.

Kısmet Annemin misafirlerineymiş...



İlk tarifte kullandığımız kurutulmuş biberler hafif acıydı. Bu da salataya ayrı bir lezzet katmıştı. Kırmızı -sarı dolmabiber kullandığınızda ise görsel olarak daha şık oluyor.

28 Şubat 2012 Salı

0

Marni at H&M koleksiyonu görücüye çıktı!


MARNI at H&M Koleksiyonu, 8 Mart’ta İstanbul’da İstinye Park, Marmara Forum ve Ankara’da Gordion AVM’de saat 10.00’dan itibaren satışa sunulacak.



H&M daha önceki senelerde Karl Lagerfeld, Stella McCartney, Comme des Garçons, Jimmy Choo, Lanvin ve son olarak da geçtiğimiz Kasım ayında Versace ile tasarımcı işbirliği gerçekleştirmişti. Bahar ayı için ise H&M, İtalyan markası Marni ile tasarım işbirliği yaptı. Orijinal desenleri ve yaratıcı ruhu ile ünlü Marni, modanın en sevilen markalarından biri. Kurucusu ve Kreatif Direktörü Consuelo Castiglioni H&M için Marni’nin özünü yakalayan hem kadın hem de erkeklere yönelik bir bahar koleksiyonu tasarladı.





8 Mart’taki satış günü sıraya girmeden 1. grupta olma şansını yakalamanız için bileklik kazandıran keyifli yarışmalar düzenlenecek. Bu bilgilere; H&M’in facebook.com/hm yada @hmturkiye twitter hesaplarını takip ederek ulaşabilirsiniz.

Koleksiyon satışıyla ilgili daha fazla bilgi için www.hm.com/tr adresini ziyaret edebilirsiniz. Marni at H&M koleksiyonunu yine aynı adresten detayları ile takip edebilirsiniz.

Bu koleksiyonda ister Afrika'dan esinlenmiş desenler isterse daha basit renk blokları şeklinde olsun, renkler parlak ve desenler göze çarpıyor. Siluetler tamamen Marni’yi yansıtacak şekilde tam pilili etekler, elbiseler, kısa pantolonlar ve jakarlı trikoları içeriyor ve ipekten bürümcük pamuklu popline kadar çok çeşitli kumaşlar kullanılmış. Kadın koleksiyonunda görünümü tamamlamak için takılar, ayakkabılar, çantalar ve eşarplar da var. Takılar benim favorim oldu!

Alışverişle ilgili de size birkaç tüyo; Marni at H&M koleksiyon satışı için “Erken Uyanan Kazanır”. İstinye Park, Marmara Forum ve Gordion Alışveriş Merkezleri o güne özel belirli kapılarını sabah saat 08.00’de açacak. Böylece erken gidip mağaza önünde sıraya girebilirsiniz. Alışveriş severlere sırada verilecek olan bilekliklerle belirlenen saat dilimleri içerisinde keyifle alışveriş yapabilirsiniz.







back to top