Kilo vermeye nasıl başladım?

Merhabalar!

Sonunda "nasıl kilo vermeye başladım" yazıma başlayabildim. Ne içtim ne yedim hepsini belirtmek için fotoğrafları çekmek amaçlı biraz beklettim, biraz da uzun bir yazı olacak, kusura bakmayın. 

Malum yaz aylarına iyice yaklaştık. Bikini dönemleri kapımızda. O yüzden şimdiden hazırlıklara başladık. Ama ben açıkçası bikini, yaz bahane kendi sağlığım açısından artık bir şeyler yapmam gerektiğini düşünüp, hayatıma sağlıklı bir şekilde devam etmeye karar verdim.

Annem tansiyon, babam şeker hastası, sülalede de zayıf insan olmayınca, DNA'cıklarım sağ olsun hayatım boyunca hep balık etliydim. Lise dönemleridir, sınavdır, öss'dir, Antalya'da okurken yurtta dengesiz beslenmelerdir derken, üstüne üzüntü stres ve dikkatsiz bir yemek hayatım olunca, kilo almak kaçınılmaz oldu. Şimdiye kadar kendimle hep barışıktım. Ama bu sefer bana ayrı bir hırs geldi. Ve  "ben bu işi yaparım!" dedim. Başladım diyete! :)

Ben buna diyet demiyorum artık "sağlıklı yaşam" diyorum. Şu anda 7. haftanın içindeyim. İlk 5 haftada 7 kilo verdim. Bir beden küçüldüm. Tartılmak için ikinci ayımın dolmasını bekliyorum. Artık nasıl bir irademe odaklandıysam gerçekten başkalarına zor gelecek dönemleri ben çok rahat atlattım.

5 haftada 7 kilo verdiğimi görünce ben ihihih

Eskiden haftada 3-4 kere Burger King'lere gider, hiç su içmezdim. Çikolata gibi tatlı alışkanlığım yoktu. Arada bir yerdim. Şeker ve tuz bolca kullanırdım.

Şimdi sizlere genel olarak neler yaptığımı yazacağım. Ben bile başardıysam siz neden başarmayasınız? Bu sadece sizin iradenize ve kendinize verdiğiniz önem ile bağlantılı. Ve ben bunu sadece porsiyonlarımı azaltarak başardım.

HADİ BAŞLAYALIM!

Öncelikle kendimize diyet yiyecekler alıp motive etmemiz şart. Karnımız acıktığında elimizin altında abur çubur şeyler değil, bunların olması bile bizim için kâr! Evinizde minik beslenme çantaları hazırlayıp, iş yerinize ya da okulunuza götürebilirsiniz.

KAHVALTI

Sabah kalktığımda bir bardak suyumu içiyorum. Kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeğimi aynı saatlerde yemeye özen gösteriyorum. Gördüğünüz gibi kahvaltım gayet sade ve basit; bir dilim ekmek, domates, salatalık, peynir, şekersiz çay. Arada unutmazsam kahvaltıdan önce maydanoz suyu içmeye çalışıyorum; detoks niyetine.

ÖĞLE VE ARA ÖĞÜNLER

Öğle yemeği olarak ya da ara öğünlerde, yukarıdaki fix menülerimden birini hazırlıyorum. Çok basit ve yapımı kolay, özen istemeyen şeyler. Bol bol yeşillik yemeye çalışıyorum. Üzerine ton balığı, peynir koyup bir porsiyon hazırlıyorum. Ya da minik bir kıtır dilim ekmek üzerine salam ve domates koyuyorum. Eğer okuldaysam ve yemekhanede yeşilliğe ait hangi yemek ya da salata varsa sadece onu alıp yiyorum. Bazen muz, elma eşlik ediyor bana bazen tarçınlı, yulak kepekli yoğurt... Bu tamamen size kalmış. Yapacağımız tek şey porsiyon azaltmak.

AKŞAM YEMEĞİ

Akşam yemeğinde ise, yemek olarak ne yapıldıysa, sadece ondan bir porsiyon olacak şekilde tabağıma alıp yemeğimi yiyorum. 2 yemek mi var? İkisinden bir tabak doluncaya kadar alıyorum. Ayrı ayrı birer tabaktan iki tabak yemiyorum. En önemli olan şey de bu. Zaten bir süre sonra mideniz küçülecek fazlasını yiyemeyeceksiniz bile. İlla "ne yemeliyim?" derseniz de, sossuz makarna, haşlanmış et, haşlanmış sebzeler, tavuk eti, haşlanmış patates gibi milyonlarca sağlıklı seçenekleriniz var.

ÖDÜL GÜNÜ

Tüm bunların haricinde haftada bir gün kendime ödül günü belirliyorum. O gün içinde abartmamak şartıyla et, makarna, çok istediysem çikolata gibi yiyeceklerden yiyorum. Belki bir külah dondurma yiyorum.

Bir gün çok kaçırdığınızı hissettiniz. Hemen o günü ödül günü ilan edin ve ertesi günden diyet programınıza devam edin.

EN ÖNEMLİSİ; HAREKET!

  

SPOR. Başka yolu yok arkadaşlar. Tamam yemeğimize içtiğimize dikkat ediyoruz. Az yiyoruz, ama hareket etmedikçe, kilo vermek gerçekten çok zor. Spor yaptıkça bir süre sonra vücut kendi istemeye başlayacak. Spor yapamadığınız her gün sizde rahatsızlık oluşturacak emin olun. Bir saat boş boş gezip, bilgisayar başında geçirmektense, kalkıp kendiniz için bir şey yapmanız daha güzel ve sağlıklı olmaz mı?

Benim spor rutinim, 45 dakika yürüyüş, 15 dakika parktaki aletlerden 50'şer kere yapmak ve sonrasında 30 dakika daha yürüyüş.

Bu bile bana yeterli geliyor. İlk başlarda bir tur atınca bile nefes nefese kalırdım. Şimdi  6 tur arka arkaya atınca bile yorgunluktan eser yok.

Eğer canım dışarı çıkmak istemiyorsa ya da hava kötü ise, hemen evdeki pilates cd'sini takıyorum ve 10 dakikalık pilates hareketlerini yapıyorum.

Sol taraf: 5.haftadaki halim | Sol taraf: İlk hafta yaptığım spordan


Dikkat etmeniz gerekenler;
Bol bol su için.
Asitli içecekler ve hazır meyve suları gibi içecekleri bırakın.
Şeker, tuz ve unu hayatınızdan çıkarın.
Ve çikolatayı da!
Cips gibi sağlıksız şeyleri unutun.
3ü1 arada kahveleri yerine günde bir fincan Türk kahvesi için.
Ekmekten hiç bahsetmiyorum bile, tamamen hayatınızdan çıksın.
Akşam 19'dan sonra hiç bir şey yemeyin. Bol bol su için.
Yeşil çay için.

"Hayır" demeyi öğrenin!

"Mine cipsten ister misin?"
"Sende Burger yiyecek misin?"
"Mine çikolata yiyecek misin?"
gibi sorulara HAYIR demeyi öğrendim.  Ve yukarıdaki maddeleri tek tek hayatıma uyguladım.

Bu fotoğrafı özellikle göstermek istedim. Yediğiniz ve içtiğiniz şeylerde ne kadar şeker olup olmadığını görün. Buna bakarak yediklerinizi düzenleyebilirsiniz.

Dediğim gibi bu olaya diyet ve kilo vermek olayı gibi değil, "sağlıklı bir yaşam" olarak bakmalısınız. Siz dikkat ettikten sonra her şey kendiliğinden oluyor.

Bu yaptıklarımı bir ay gerçekten uyarak yaptığınızda sizde değişimi göreceksiniz. Eski kıyafetlerimi, kotlarımı, eteklerimi tekrar dolaptan çıkarttım ve keyfini sürüyorum!

Ve en önemlisi;

Mutlu olun.

Kendinize güvenin.

Gülümseyin. 

Yaşayın, sevin ve inanın.

Sevgilerimle,

Mine.