18 Kasım 2010 Perşembe

0

Fazla kilo doğurganlığı azaltıyor

Kilo dengesinden, çevre koşullarına kadar birçok faktör doğurganlığı etkileyebiliyor.

Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Aydın Arıcı, hem testislerin hem de yumurtalıkların fazla kilodan olumsuz yönde etkilendiklerini belirti ve 'Aşırı kilo kadınların düzensiz yumurtlamasına, aşırı zayıflık da hiç yumurtlamamasına neden oluyor. Dolayısıyla en doğrusu ideal vücut ölçülerinde olmak' diye konuştu.

Arıcı, toplumda birçok etkenin doğurganlığı olumlu veya olumsuz etkilediğine inanıldığını, bunların bir kısmında da doğruluk payının bulunduğunu belirtti ve bu faktörler hakkında şu bilgileri verdi:

HAMİLELİK ŞANSI ÖZEL GÜN HESABIYLA ARTIRILABİLİR

'Bir yılda hamilelik şansı, 35 yaşından genç kadınlarda ortalama yüzde 80'dir. O nedenle 35 yaşından genç çiftlerde bir yıldan önce hamilelik oluşmamışsa paniğe kapılmamalarını tavsiye ediyoruz. Eğer 28 günde bir adet gören bir kadınsa normal olarak 14. günde yumurtlama olmasını bekleriz. Yumurta maalesef sadece 24 saat yaşayabilir. Bu süre içerisinde spermle buluşursa embriyo haline geçer ve bebek gelişir. Spermle buluşamamışsa kendiliğinden yok olur. Sperm ise kadın vücudunda, iyi sperm parametreleri varsa ilişkiden sonra 48 saat kadar yaşar. Hatta çok iyi sperm parametreleri varsa ve ortam da uygunsa bu süre 72 saate kadar çıkabilir. Yani 14. gün gibi bir yumurtlama bekleniyorsa, bunu biz adetin başladığı günü birinci gün kabul ederek sayıyoruz. Bu da demek oluyor ki, adetin ilk gününden sonra 14. gün en çok beklenen yumurtlama günüdür. Sperm de 48 saat yaşadığına göre. Biz kabaca 10. günden itibaren gün aşırı ilişkiyle hamilelik şansının en yüksek seviyeye ulaşacağını tahmin ediyoruz.

BAZI POZİSYONLAR DÖLLENMEYİ KOLAYLAŞTIRIR

Rahmin anatomik yapısına bağlı olarak bazı pozisyonlar döllenmeyi kolaylaştırır. Ancak her kadının anatomisi farklı olabileceği için, herkes için geçerli tek pozisyon yoktur. İlişkiyi takiben en canlı ve hareketli spermler 5-10 dakikanın içinde rahme geçmiş olurlar. Bunun ötesinde daha uzun süre yatarak beklemenin sağlayacağı bir avantaj yoktur.

MODERN YAŞAM ÜREMEYİ ETKİLER

Modern yaşamın en önemli sonuçlarından birisi olan stres doğurganlığı olumsuz etkiliyor. Stres altında yaşamsal organlar öncelik kazanıyor. Üreme organları yaşamsal önem taşımadıkları için ikinci plana atılıyor. Bunu vücut bilinçsiz olarak ayarlar. Üretken olmak için stres olan bir insan üretkenliğini de kısıtlamış oluyor.

ELEKTRONİK CİHAZLARIN ETKİSİ

Tek bir alet zararsız olabilir ama günlük hayatta kullandığımız tüm cihazlar bir araya geldiğinde zararlarının olacağı aşikar. Dolayısıyla bu aletlerin mümkün olduğunca vücuda yakın tutulmaması gerekir. Bununla birlikte şu ana kadar cep telefonlarının üreme fonksiyonlarını etkilediğine dair kanıtlanmış bir bilgi bulunmuyor.

ÇOCUK SAHİBİ OLMAYI ERTELEMEMEK GEREK

Bir kadının gerek vücut yapısı, gerekse yumurtalık üretimi olarak en sağlıklı olduğu yaşlar 20-35 yaş arasıdır. Ama sosyal ve ailevi nedenlerle hamileliği geciktirdiyse, bu mutlaka bir sorun olacağı anlamına gelmez. Böyle bir durumda belki biraz daha erken testler yaptırıp, bir an önce hamile kalınmaya çalışılır. Bir kadın hamileliğini en geç 40 yaşına kadar ertelemelidir, bu yaştan sonra hamilelik şansı ciddi bir şekilde azalmaktadır.'

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

back to top