Kekova'yı bi daha görmeden ölmesem iyi olacak falan diyordum, gördüm.. Şimdi nolacak? Hem de öyle bi gördüm ki, say ki öldüm. Hem de öyle bi öldüm ki, cennetlik olmuşum meğer.
Sinir mimir notu: Ciddi anlamda mal bi insan evladıyım, dün gece itibariyle iman tazeledim bu fasılda. Öylee ortadan soruyorum: Benim kameranın bilgisayara bağlanan ara kablosu nerde anacım? Nolmuş bu kabloya bilen gören var mı? Bak adını bile bilmiyorum sallıyorum.. O derece irtifa kaydetmiş hafıza. Kafanın temiz beş metre üstünden seyrediyor. Tamam zaten çektiğim fotoların sanattan sayılma olasılıkları yok.. ama yoklukta gideri var sonuçta. Neyse eğer Saros'da unutmadıysam bulurum yakında. Niyet etmiştim bi iki foto yollamaya. Ha ama eğer unuttuysam o zaman sonraya kalır benim niyetin akibeti.
İYİ HABER!: Mies (Ekşi'den bulup okuyun, sonra gelin bana burada bi canımsın falan deyin. Adam iyi beyler ahahh) bloguna şuradan gidiyoruz ve başka bi yerde göremeyeceğimiz nefasette Kaputaş fotoğraflarına ulaşıyoruz. Hoş bunların üzerine ben buraya ne yollasam hikaye olacak. (Denizden karaya vuran Müjde Ar kılıklı fotolarımı saymıyorum tabii.. ehu)
O dalgalarında ruhumu teslim edeceğim Kaputaş hidayete ermiş, ılıman bi şey olmuş. Evrene ısrarla nerde la bu denizin dalgası diye mesaj yollayınca yoldan çıktı biraz. (İtiraf notu: Hem valla ve hem de billa her bi göndergeçimle sinyal yolladım kainata. Duy bi, olmadı duyur diye. Denedim yani. Cidden denedim. O kadar çok istiyordum ki o aklını yitirmiş dalgaları, aynen o yitirmişlikle denedim. Gayet aklı başında dalgalar ile geldi cevabım. Ama olsun, çok mutlu oldum sahile doğru üç metre kadar uçarken.)
---- Ben Saros'un serin sularını seviyorum. Ürpermeyi üşümeyi seviyorum. Elimi ayağımı hissetmeyeyim, sonra iki kulaç arasında çözüleyim istiyorum, ben denizimin nazını seviyorum ----
Yaz sonu toparlaması: Çok değişik işler yaptım, bi şeylere hazırım. Aslında tam olarak burada: "Eğer ölmezsem bla bla" diye hazırlık evresinin ilk akla gelen mendebur olasılığını ezip geçmem gerekiyor ama sonunu getiremem diye korkuyorum. Ve aslında: Tam olarak neye ve niçin ve nasıl hazır olduğumu biliyorum. Deneyecek ve görecek ve aldanacak ve ağlayacak ya da çok sevinecek çok sevilecek çok ama çok hiç olacak şey var. Şeylerin hepsine bir ad vermeyen herkesi ve her bir şeyi çok seviyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder