25 Nisan 2010 Pazar

0

Ruh beşizi


Ruh beşizi diye bi şey olsun.

İkiz: sıkıcı, üçüz: işgilli, dördüz: zevke safaya oyuna laylaya meyilli olur.
Beşin üstü ise, ziyadesiyle anlamsız. Beşiz iyidir. Sıkılmayacağın kadar çok, kaçmayacağın kadar az.

Faidesi: Araması zevklidir. Birini bulsan diğerini merak edersin, berikini yakalasan ötekisi kaş göz eder.

Zararları: Ayıp bi şe olabilir, bilemiyorum. Ulemaya danışmak lazım.

Sonuçları: Biz ruh beşizimizi bulduk ama galiba sizin ikizlerden biri de burada \o/

2. Bölüm:
Ben Güzin abla olmak istiyoruum! Çok istiyorum, hakikaten istiyorum. Olayım mı? Noolur olayım?

Neden olayım açıklaması: Bu memlekette Güzin abla kadar ahkamı raconu beklenen, sözü dinlenen, iki satır akıl fikir bahşetsin diye kapısında çifterden sıra olunan kaç kişi var? Sağı solu önü ardı mektup yığınlarıyla çevrelenen, e postası gün aşırı kitlenen kaç ama kaç kadın var? Hikmetinden sual olunmayan, mevkisi şanı şöhreti anadan kıza kan bağıyla intikal eden kaç güzel insan var?
Ben de Güzin abla olmak istiyore.

Kaynak mevzu:
Hani bi kadın var, saçları parlak bi mavi. Masmavi ama, çok mavi. Kısa saçlı, fıstık yeşili eldivenli. Görsel idolüm olsun o benim. Kısa mavi bi saça çok fena özenmek istiyorum.

3. Bölüm:
Ankara’da bir dershanede aralarında duygusal ilişki olduğu tespit edilen çocuklar haneden atılmış. Okuduk di mi bu haberi? Güzel. Şimdi ben bu konuda 2 (yazıyla:iki) görüş bildirmek istiyorum.

Görüş bir: Manyak mısınız len?

Görüş iki: Sevgili çocuum, şimdi sana çok anlamsız çok haksız da gelse, emin ol ki bu kıymetli kararı veren biz büyümüşler sizlerin alayınızın gelecekteki saadeti için çıpın çırpın oluyoruz. Elbet sizlerin de ilerde bir gün yolunuz sevgiden geçecek evladım. Ama o yol dershane yolu değil, o yol okul yolu değil. Çalışın okuyun sevecek sevilecek daha çook zamanınız olcek canlarım.

1.Bölüm:
Sevgilim, çakıl taşı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

back to top