8 Mart 2013 Cuma

0

Kadınlar, Bayanlar, Tebrikler ve Etekler

Ne zaman bir devlet kıymetlisi “Kadınlarımız!” dese, kendimi güvensiz hissediyorum. Kuşkulanıyorum ve galiba biraz da korkuyorum “yine ne oldu?” diye. Bana öyle sahiplenmeci ve öyle tahakküm alt metinli geliyor ki bu hitap, elimde değil. Niyetler çok iyi olsa da akıldan geçenle dile yolu düşen farklı hikayeler anlatıyor sanki.

Ne zaman birileri kadınlara verilen haklardan söz etmeye kalksa, o hakları verdiğimiz gibi almasını da biliriz diyormuş gibi geliyor bana, utanıyorum. Sanki en temel insan hakkı olan yaşam hakkını bile bizlere lütuf gösterip vermişler gibi hissediyorum.

“…ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen 
ve soframızdaki yeri 
öküzümüzden sonra gelen…”

Soframızdaki yeri öküzlerimizden sonra gelen kadınları artık unutmak istiyorum. Unutmak ve “acaba şair burada ne demek istemiş?” demek istiyorum. İnsan bu fani alemde hayal ettiği müddetçe yaşarmış, peki madem öyle olsun, ben de bu hayalimle yaşamak istiyorum.

Ne zaman bir yetkili zat “hanımlarımız” dese, ne zaman bir minibüs şoförü “bağyan” dese, ne zaman yetişkin bir kadın, “ben bir kadınım” diyemese.. o da kalkıp kendinden “ben bir bayan olarak” diye söz etse.. ürperiyorum.

Ne zaman bir kadın “kadınlar günümüz kutlu olsun şekerim” dese, cümleye sırtımı dönüp kaçmak istiyorum. Çünkü biliyorum ki her 8 Mart’ta tebrikleri ve çiçekleri kabul eden kadınların çoğu, 8 Mart’ı bilmiyor. Sanki anneler gününün kapsama alanı dışında kalan kadınları da kucaklayan bir günmüş gibi değer biçiyor Mart’ın 8’ine. Belki bir ihtimal kendisine verilen haklarından haberdar, çiçeklere ve tebriklere teşekkür ediyor.

Konudan yarı bağımsız “mini etek” notu: 

İlk dünya savaşı yıllarında kadınların çalışma zorunluluğu nedeniyle pratik bir çözüm olarak kısalan etekler bir daha uzamadı ve kadınların ayaklarına dolanmadı. Altmışlı yıllarda mini etekler, modacıların kadın özgürlük hareketine muzip bir jesti olarak takdim edildi. Özellikle erkekler tarafından büyük takdir gördü.

Pratik nedenlerle kısalan etek boyu kadınların kendileri için düşündüğü bir rahatlık tercihiydi. Mini etek ise bir süre sonra görsel şölenini tamamlayıp yine aynı sebepten çalışma yaşamından kademeli olarak çekilmeye başladı.

Kadının iş yaşamına uyum sağlamasına yardımcı oldu etek boyu. Değeri pek anlaşılamadı ama beynin bir kıvrımına yerleşti kaldı. Kadının yeri evidir zihniyeti ne zaman kısa etek görse, sebebini bir türlü çıkaramadan öfkelendi durdu. Evde, işte, sokakta, tarlada, bahçede...

Her yerde her daim çalışan kadınları selamlıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

back to top